Temiz Güzel ve Modern Bir Ardeşen İçin El Ele Vermeliyiz

30 Haziran 2014, 12:01
Temiz Güzel ve Modern Bir Ardeşen İçin El Ele Vermeliyiz
AHMET ÖZCAN
 2014 Mart seçimlerinden sonra değişen Belediye Başkanımız işe Ardeşen'in genel sorunu olan temizlikle başladı. Bunun için broşürler basıldı, afişler asıldı. Ve hatta Başkanımız önderliğinde sivil toplum ve daire amirleriyle temizlik yürüyüşü yapıldı. Belediyemiz çöp saatlerini sabah 8:00 - akşam 20:00 olarak belirlemesine rağmen bu saatlere uymayıp ve hatta hatta evin üst katından çöplerini yere atanlar olmuştur.

Daha önceden yapılan plansız, düzensiz, sıvasız ve boyasız yapılaşmaların verdiği çirkin görüntü kirliliğine  ve sayın başkanımız Hakan Gültekin'in ısrarla üstüne gideceğini belirtmesi temiz güzel bir Ardeşen yaratmanın peşinde olduğunu her fırsatta dile getiriyor.

Diğer bir konu da ses kirliliği. Bilhassa eski model doğan ve şahin arabalarının arkasına taktıkları egzozları bağırtarak gezmeleri, yüksek sesle müzik dinlemeleri ve kırmızı ışıkta geçmeleri, şehir içinde süratli bir şekilde araç kullanmaları, gece geç saatlerde yapılan araba yarışları, öğretmen evi kavşağında U dönüşü yapan kişilerin trafiği ne kadar tehlikeye soktuklarından haberleri yok mu?

Bu konuya hassasiyetle eğilen sabah - akşam şehirde gezen  Ardeşen Emniyet Müdürü Sayın Turan SARI’ya da teşekkür ederiz. 

İşte biz toplum olarak önce kendimize çeki düzen vermeliyiz.

Toplumlar bireylerin uyumu ile devamlılığı sağlar. Bozulan bir toplum yapısı çöküşe geçen bir milletin simgesidir. Bugün toplumumuzu uzun uzadıya incelemeye kalktığımızda yola var olan değerlerin korunmadığı bunun tam aksine kendi kültürümüz içinde yer olmayan değerlerin bizzat bize ait gibi kullanılmaya çalışılması ise tamamen çelişkilidir.

Geçmişe dönüp baktığımızda kurulan Türk devletlerinde toplumsal ahlak ön planda tutulmuştur. Çünkü bir ülkenin milli değerini ayakta tutan toplumsal ahlaktır.

Bozulan toplum yapısı öncelikle milletin en küçük biriminden yani bireylerin düşünce yapılarından başlar. Bireyin mutlu ve huzurlu bir toplum diyebilmesi için öncelikle kendisini topluma faydalı birey haline getirebilmelidir. Özünden kopan milli değer ve kültürüne bağlı olmayan veya bunlardan koparılmış bir birey kendi toplumundan uzaklaşır. Varolduğu toplumda huzursuz olur ve zamanla etraftakileri daha sonra da etrafındakileri huzursuz etmeye başlar. Eğer bir hiç uğruna ortam merakı veya özentilik peşinde koşarak kendi kültüründen kopan, kendi ahlakını koruyamayan bir insan için olgunluğu geçin karakterinden bile söz edilemez.

Kişisel gelişim insanın en büyük varoluşudur. İnsanlar geleceklerini geçmişi üzerine kurmamalıdırlar. Bugün toplumumuzun içerisinde en büyük sorun okumaktır. Okumayan, araştırmayan bir insan her zaman basık karakterliliğe mahkumdur. Okumadan veya tartışmadan birşeyleri elde etmek milli piyangodan çıkan para gibidir. Bir şeyi ne kadar kolay kazanmışsak o kadar da kolay kaybederiz. Sağlam bir toplum için sağlam bir karakter gerekmektedir. Unutulmamalıdır ki toplumsal bozukluk her zaman çöküşün habercisidir. Saygılarımla 

AHMET ÖZCAN

    Yorumlar

banner160
Arşiv