Basın mensuplarına Gereken Saygı ve İmkân Mutlaka Tanınmalıdır!

Ülkemizde basın mensuplarına verilen hakların toplum tarafından bilinmemesi, özel, tüzel ve toplumsal konu ve olaylarda basın mensuplarına karşı olan turum ve davranışların dozajının olumsuz yönde sergilenmesine neden olabilirken, Basın mensupları da kendilerine verilen haklarla ilgili kırmızıçizgilerin ötesine geçmemelidir.

17 Şubat 2020 Pazartesi 15:25
Basın mensuplarına Gereken Saygı ve İmkân Mutlaka Tanınmalıdır!
Ülkemizde basın mensuplarına verilen hakların toplum tarafından bilinmemesi, özel, tüzel ve toplumsal konu ve olaylarda basın mensuplarına karşı olan turum ve davranışların dozajının olumsuz yönde sergilenmesine neden olabilirken, Basın mensupları da kendilerine verilen haklarla ilgili kırmızıçizgilerin ötesine geçmemelidir.

Ülkemizde kitle iletişim sistemlerini en iyi kullanan, ulusal ve uluslararası en hızlı iletişim ağına sahip olan Basın yayın organları yerelde, bölge ve ulusal bazda toplumun bilgilendirilmesinde, yönlendirilmesinde ve doğru bilgi almasında etkin rol oynar.

Çok geriye gitmeye gerek yok yakın tarihte; hatırlayalım ülkemizin başına gelen ve kara bir leke olarak tarih sayfalarındaki yerini alan 15 Temmuz darbe kalkışmasında adeta milli bir mücadelenin başlamasında en etkin ve aktif rolü kim üstlenmiştir. “Elbette ki Basın Yayın Organlarımız.”

Önceliğimiz her daim; Dürüst, Doğru, ilkeli ve Tarafsın Haber Paylaşımı!

Tolumlar yaşam döngüsü içinde bilgi akışını yağlayan basın mensuplarına gereken önemi ve hassasiyeti bazı durumlarda gösteremeye bilirler.

Örneğin; Yaralanmalı veya ölümlü kazalarda kazazedenin yakınları oldukça hassas durumlarından dolayı ani ve olumsuz rey akson gösterebilirler. Bu gayet doğal bir tepki olarak algılanmalıdır.

Ancak; Kaza sonrası sigorta veya açılacak olan bir dava için tanık ve kanıt olarak, o an kayıt altına alınan o görüntülere belge olarak ta ihtiyaç duyulacağını unutmamalıyız.

Basın mensupları doğru haber yapmalı ve kesikliğini yetkililerden teyit ettikten sonra bilgi paylaşımı yapmak zorundadırlar. Asparagas, fısıltı habbeleri, gerçeğe dayanmayan çok satan süslü başlıklarla bilgi paylaşımı yapılmamalıdır.

Ülkemizde birçok isim altında haber ajansları, haber partalları, basın ve yayım site ve gazeteler var. Vatandaş doğruluğuna inandığı kaynaklardan haber takibi yapmalı veya bir haberi farklı ajanslardan, kanallardan, haber sitelerinden veya gazeteden okuyarak karşılaştırabilir.

Örneğin ülkemizde Anadolu Ajansı (AA) adı altında bir kurum yurt genelinde birçok temsilci ile bu işi üstlenmekte, elbette birçok güvenilir ajanslarda var.

Demem o ki; yeri geldiğinde, toplumun haber alma özgürlüğü kısıtlanamaz söylemlerinde bulunanlar, haber için ekran başında, kamera arkasında veya sahada görev yapanlara yeri geldiğinde gereken saygıyı maalesef göstermemektedirler.

Çoktandır düşündüğüm ve haftalardır köşemde yer vermek için ötelediğim bu yazımın, şekillenmesinde Rize’de son yaşanan bir olay büyük etken olmuştur.

Duymayanınız yoktur. Rize’mizde yaptığı haberler, program ve canlı yayınlarıyla dürüstçe görevini en iyi şekilde yapan ve her kesim tarafından sevilen Basın mensubu arkadaşımız Togay Mahmutoğlu kardeşimize yapılan çirkin saldırıyı. Togay Mahmutoğlu kardeşimiz sabah işe gitmek için evinden çıktığı sırada yüzü maskeli üç kişinin hain, çirkin ve kalleşçe uygulanan saldırıya maruz kalmıştı.

Kimse ile bir derdi olmayan, Rizelinin mertliğini, misafir perverliğini, insan sevgisini kısaca Rize’nin tanıtımını en iyi şekilde yapmaya çalışan bu kardeşimize yapılan bu hain saldırıyı Ardeşen Gazeteciler Dernek Başkanı olarak şahsim ve tüm basın mensubu arkadaşlarım olarak bizlere yapılmış bir saldırı olarak görmekte ve kınamaktayız.

Ülkesini, milletini, bayrağını, Rize’yi seven ve işini en iyi şekilde yapan Togay Mahmutoğlu kardeşimize bir kez daha geçmiş olsun dileklerimi iletir. En kısa zamanda iyileşmesini ve severek icra ettiği yer olan işine yani ekranlardaki yerini almasını cenabı Allah’tan niyaz ederim.

Saygılarımla

Salih NAVDAR

 

 

 

 

 

    Yorumlar

banner160
Arşiv